Doların Değer Kaybı, Şirket Karları Üzerinde Karanlık Bir Gölge Bırakıyor
ABD doları, küresel finansal piyasalarda dalgalanmalara yol açan ve özellikle şirket karları ve mali tahminler üzerinde baskı oluşturan bir değer kaybı sürecinden geçiyor. Yeşil doların zayıflamaya devam etmesi, doların euro karşısında üç yılın, İsviçre frangı karşısında ise on yılın en düşük seviyelerine düşmesiyle birlikte şirketler, döviz dalgalanmalarının finansal sonuçları üzerindeki olumsuz etkilerinden giderek daha fazla endişe duyuyor. Analistler, bu zorlukların gelecek çeyreklerde daha da kötüleşeceğini ve küresel pazarları ve şirketleri daha fazla baskı altına alacağını öngörüyor.
Avrupa Şirketleri İçin Artan Zorluklar
Doların değer kaybetmesi, Avrupa’daki çok sayıda şirket için büyük zorluklara yol açacak. Stoxx 600 endeksi, Avrupa’daki şirketlerin satışlarının %60’ının yurtdışında yapıldığını gösteriyor. Bu dışa bağımlılık, güçlü euro ve zayıf doların bu şirketler için ciddi bir problem haline gelmesine yol açtı. Dolar zayıfladıkça, Amerikan şirketlerinin kazançları yerel Avrupa para birimlerine dönüştürüldüğünde değer kaybediyor ve bu durum, şirketlerin kâr marjlarını olumsuz etkileyebilir.
Döviz dalgalanmalarının etkileri, Avrupa’nın önde gelen şirketlerinde açıkça hissedilmeye başlandı. Avrupa’nın en değerli şirketi olan SAP SE, doların zayıflamasının orta vadede gelirlerine olumsuz etkisi olacağını belirtti. Şirketin mali direktörü, bu değişimin 2026’da, döviz risklerini hedge eden sözleşmelerin sona ermesiyle birlikte daha belirgin hale geleceğini öngördü. Ayrıca Hollandalı bira üreticisi Heineken NV, euro’nun diğer bazı önemli para birimlerine karşı güçlü olmasının 2025 yılı gelirlerinde 1.72 milyar euro (2 milyar dolar) kayıba yol açacağı tahmininde bulundu.
Fransız tıbbi teşhis şirketi BioMérieux ve İngiliz perakende firması WH Smith de döviz dalgalanmalarının risklerini gelir raporlarında vurgulamışlardır. Lombard Odier Investment Managers’ın makro araştırmalarından sorumlu başkan Florian Ielpo, Avrupa şirketlerinin artık fiyat rekabetlerinin güçlü bir dolara dayanamayacağını kabul etmeleri gerektiğini belirtti. Bu durum, şirketlerin giderek daha belirsiz hale gelen döviz ortamına karşı stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine yol açtı.
Ticaret Savaşları ve Artan Tarife Ücretleri Diğer Bir Sorun
Döviz dalgalanmalarına ek olarak, ABD ile Çin arasındaki ticaret gerilimlerinin oluşturduğu zorluklar şirketler için daha da büyüyor. 2 Nisan’da açıklanan tarifelerin etkileri bu kazanç döneminde henüz tam olarak görülmemiş olsa da uzmanlar, 2025 yılının üçüncü çeyreğinde bu ticaret engellerinin tam etkisinin hissedileceğini öngörüyor. Analistler, ticaret savaşının doların daha da zayıflamasına ve nihayetinde ABD’de bir durgunluk yaratmasına neden olabileceğini öne sürüyor. Bu durum da şirketlerin küresel karlarını olumsuz etkileyerek döviz kurlarındaki düşüşün devam etmesine yol açabilir.
Doların değer kaybı, ticaret savaşları nedeniyle artan ekonomik belirsizliklerle birleşiyor. Uzmanlar, bu ticaret gerilimlerinin sonunda ABD’de bir resesyona yol açabileceğini ve bu durumun doların zayıflamasını daha da hızlandırabileceğini öngörüyor. Bu, küresel piyasalar üzerinde baskı yaratacak ve piyasa duyarlılığını olumsuz yönde etkileyecektir.
Avrupa Hisseleri Üzerindeki Baskılar
Avrupa’daki ABD’ye bağlı hisselerin karşılaştığı zorluklar, piyasa performansında net bir şekilde görülmektedir. S&P 500 endeksi, 2025 yılı itibariyle %8.6 oranında düşüş gösterdi ve bunun büyük bir kısmı döviz dalgalanmaları ve ticaret gerilimlerinden kaynaklanıyor. Avrupa borsaları da benzer şekilde gerilemiş durumda, çünkü doların zayıflaması ve tarifelerin etkileri birçok şirket üzerinde baskı oluşturuyor.
Morgan Stanley stratejistleri, euro’nun dolara karşı her %5’lik bir artışının, MSCI Avrupa endeksindeki şirketlerin kar büyümesini %1.5 ila %2 oranında azalttığını tahmin ediyor. Bu yaygın olumsuz etki, yatırımcıların dolar etkisine duyarlı şirketlere olan yatırımlarını yeniden gözden geçirmelerine ve yerel şirketlere yönelmelerine neden olmuştur.
Geleceğe Bakış: Döviz ve Ticaret Fırtınalarını Aşmak
Yıl ilerledikçe, ABD ve Avrupa’daki şirketler, doların zayıflamasının ve artan ticaret gerilimlerinin yarattığı baskıları daha fazla hissetmeye başlayacaklar. 2025 yılının üçüncü çeyreğine ait kazanç raporları, bu gelişmelerin uzun vadeli etkilerini daha net bir şekilde ortaya koyacaktır. Doların değer kaybı hız kesmeden devam ettiği için, şirketler küresel ekonomik ortamı daha da karmaşıklaştıran bu gelişmelere uyum sağlamak için stratejilerini ve finansal tahminlerini yeniden yapılandırmak zorunda kalacaklar.
Yatırımcılar için ise döviz dalgalanmalarının ve küresel ticaret ortamının doğru bir şekilde anlaşılması kritik önem taşımaktadır. Bu faktörler, borsaların performansını ve şirketlerin karlarını yılın geri kalanında önemli ölçüde etkileyebilir.